Hicri Köroğlu
Mesaj ve Tartışma Panosu
1962 yılında eğitim için Amerika’ya geldi.
Minessota (ABD) Ünersitesinden makine mühendisliği diplomasını aldıktan
sonra Californiya Üniversitesinde feza dinamiği üzerine ihtisas yaptı.
Otuzdört yıllık bir iş hayatından sonra, 2002 yılında bilgisayar teknoloji
müdürlüğü yaptığı şirketinden emekli oldu.
Editöre yanıt vermek veya
konu hakkında düşünce eklemek veya eksik olan bir bölümü tamamlamak için lütfen
Mesaj Panosu'nu kullanın.
|
|
ACABA
Son aylarda ham petrolün fiyatı hızla
düşmekte. Altı ay önce varili 70 doların üstende olan petrolün varili
bugünlerde 50 dolara civarında satılıyor. Uzmanlara göre yüzde 25
civarında olan bu düşüşün en büyük nedenleri arasında Amerika’da çok
ılık geçen kış da var. Dünya enerjisinin yüzde 25’ini tüketen bir
ülkedeki ılık bir kışın petrol fiyatlarını etkileyeceğini anlıyorum
ama, üç ay gibi kısa bir zamanda büyük fiyat düşüşünün başka nedenleri
olduğunu düşünüyorum. Yetmişli yılların sonlarında yaşananlar acaba
geri mi geldi diye merak ediyorum.
Başkan Carter döneminde (1977-1981) OPEC’in uyguladığı petrol
ambargosu, Amerika’da benzin fiyatlarını aniden bir roket gibi
fırlatmış, fakat daha önemlisi, milleti benzin kuyruklarında saatlerce
beklemek zorunda bırakmıştı. Nüfusu dünya nüfusunun yüzde beşi
olmasına karşın, dünya enerjisinin yüzde 25’ini kullanan Amerika’nın
eninde sonunuda belki akibeti bu olacaktı. Başkan Carter’a göre duruma
ciddi bir çözüm aramak zamanı gelmişti. Petrol ihtiyacının yüzde
52’sini dışardan alan Amerika, başkan Carter’ın programına göre, 2010
yılında dışardan hiç petrol almayacaktı. Bunu başarmak için alternatif
enerji kaynakları aranmaya başlanmış, ve rüzgardan, sudan, güneşten,
hidrojenden ve hatta değişik tarım ürünlerden bile enerji üretimi
büyük bir ivme kazanmıştır. Ayrıca Amerika’da ilk kez motorlu araçlara
verimlilik standartları uygulanmaya başlanmıştır. Bu çabaların
sonucunda Carter 1981’de başkanlığı Reagan’a devr ettiğinde petrol
ithali yüzde 39’a düşmüştü.
Petrol üreten ülkelerin, özellikle Suudi Arabistan’ın, en büyük petrol
müşterisi gerçekten 2010 yılında “enerji özgürlüğünü” (Carter’in
terimi) elde edecekti. Petrol’den başka fazla bir geliri olmayan Suudi
Arabistan ve diğer OPEC ülkeleri için bu vahim bir durumdu. Amerika’da
geliştirilen teknoljilerin petrol tüketen diğer ülkelere kısa zamanda
yayılacğı kesindi. Dolayısıyla bütün gelişmiş ülkelerin petrol
ihtiyaçlarında büyük bir düşüş olanağı yüksekti. Bu vahim duruma bir
çözüm bulmak gerekiyordu ve OPEC bir çözüm bulma görevini zamanın
Suudi Arabistan petrol bakanı Şeyh Amet Zeki Yamani’ye vermişti.
Gazetelerde yazılanların kısa bir özetine göre, 1981’de Şeyh Zeki
Yamani yeni başkan Reagan’ın Güvenlik Konseyi başkanı Kissinger’e
telefon edip Amerika’nın enerji projelerini durdurmasını ister.
Kissinger’in yanıtı hazırdır: “Petrolün varili 25’e düşer, projeler
gider.” O konuşmadan kısa bir süre sonra petrol gerşekten varili 25
dolardan satılmaya başlar. Petrol ucuzlanınca, Amerika eski huyuna
dönüp, tank gibi arabalar kullanmaya, enerji kullanımını ikinci planda
tutan konutlar yapmaya, hatta açık hava teraslarına (Palm Springs ve
Miami gibi sıcak beldelerde) klima yerleştirmeye devam ettiler.
Bu sefer Amerika’ya petrol şoku amborgodan dolayı gelmedi. Gelişmekte
olan ülkeler, özellikle nüfusları 1 milyarı aşan Çın ve Hindistan’ın
petrol ihtiyaçları tükenmekte olan bir kaynağın fiyatını hızla
artırmaya başladı. Otuz yıl önce dünya petrolünün yaklaşık iki yüz yıl
içinde tüketileceğini düşünen uzmanlar, şimdi süreçi 50 yıla
indirilmiş. Enerjiyi, tabiri caizse, su gibi kullanan Amerika’nın,
diğer gelişmiş ülkerle birlikte artık birşeyler yapması gerekiyordu.
Dolayısıyla yaklaşık son bir yıldır haberlere sık sık konu olan
rüzgar, su, güneş, hidrojen ve “bio-petrol” aktivitelerin en büyük
nedeni “enerjide özgürlük” aramaktır. Motorlu araç standartlarını
donduran Amerikan Cumhuriyetçileri bile, yeni standartlar teklif
etmektedir.
Yeni kaynaklardan enerji üretme projeleri artık gereken ivmeyi
kazanmıştır ve kolay kolay durdurulayamacaktır. Belki gelecek 15-20
yıl içinde gelişmiş ülkeler, doğal gaz ve uçaklarda kullanılan benzin
dışında, “karbon baslı” enerjiden büyük ölçüde kurtulmuş olacaktır.
Acaba petrol fiyatlarının hızla düşmesinin nedenlerinden biri yukarda
değindiğim enerji projeleri midir? Varili 70 dolar civarında olan
petrolün, alternatif enerji kaynaklarını aramayı hızlandıracağı
garantidir. Belki bundan dolayıdır ki, geçen sene perolün varilinin
150 dolara çıkacağını tahmin edenler, bu yıl petrol fiyatlarında büyük
bir değişiklik olmayacağını söylemektedir. Petrol fiyatlarının
stabilize olması yeni teknojileri belki yavaşlatacak, fakat sonucu
değiştirmeyecektir. Endüstrileşmeye yol açan karbon baslı kömür ve
petrol, yerlerini yeni enerji kaynaklarına bırakmaktadır. Hidrojen
bataryaları, hibrid arabalar, rüzgardan, sudan ve güneşten elde edilen
elektrik enerjisi torunlarımızın kullandıkları olacak ve biz kömür ve
petrolden önceki kuşaklara nasıl bakıyorsak onlarda bize öyle
bakacaktır.
Yorum eklemek istiyorsanız, lütfen
buraya
tıklayınız...
Hicri Köroğlu
|