Hicri Köroğlu
Mesaj ve Tartışma Panosu
1962 yılında eğitim için Amerika’ya geldi.
Minessota (ABD) Ünersitesinden makine mühendisliği diplomasını aldıktan
sonra Californiya Üniversitesinde feza dinamiği üzerine ihtisas yaptı.
Otuzdört yıllık bir iş hayatından sonra, 2002 yılında bilgisayar teknoloji
müdürlüğü yaptığı şirketinden emekli oldu.
Editöre yanıt vermek veya
konu hakkında düşünce eklemek veya eksik olan bir bölümü tamamlamak için lütfen
Mesaj Panosu'nu kullanın.
|
|
DALDAN DALA
Yaklaşık yirmi yıl önce okuduğum bir
rapora göre askeri uçak pilotlarının yaptığı ilk iş, modern (F4, F14,
F16 gibi) uçakların kokpitlerini boydan boya kapsayan ibrelerin
gereksiz olanlarını kapatmak olurmuş. İleri teknolojinin her
yeteneğini kullanarak gerekli ve gereksiz her bilgiyi pilota aktaran
aletler, pilotların dikkatini dağıttığından, ancak o sefer sırasında
kendilerine gerekecek göstergeleri çalışır bırakırlarmış.
Uçakların kokpitlerini göstergelerle donatma yeteneğini getiren
teknoloji, iletişim alanında da aynı düzeye ulaşmıştır. Dünyanın en
ücra köşesinde olanlar bile, nerdeyse anında bütün dünyaya
duyrulmaktadır. Askeri uçak pilotları gibi, insanlar da her haberle
ilgileneceklerine, olanların çoğuna kulaklarını kapatmaktadır. Benim
“kulaklarımı açık” tuttuğum haberlerin başkalarını ilgilendirip
ilgilendirmediğini bilmememe rağmen, onlardan bazılarından söz etmek
isterim.
Geçen Kasım’ın başında Amerika ara seçimleri oldu. Kongrede
muhalefette olan Demokratlar hem Temsilciler Meclisini ve hem de
Senato’yu ele geçirdiler. Yapılan anketlere göre, Irak politikası
Demokratların başarı kazanmasının en önemli nedenleri arasında. Fakat
Demokratların seşim başarısının Irak’ı nasıl etkileyeceği henüz
bilinmemekte. Tartışılan senaryolar arasında Irak’ı üçe bölme (Ocak’ta
Senato Uluslararası Komitesi başına gelecek Joe Biden’ın fikri),
Amerikan askerlerini, gerektiğinde tekrar geri gelmek üzere, Küveyt
gibi bir yere çekmek (Ocak’ta Temsilciler Meclisi Askeri Servis
Komitesi lideri olacak John Murtha’nın fikri) ya da belirlenen bir
tarifiyle bütün Amerikan askerlerini geri alma da var. Bunların
hangisinin ağırlık kazanacağı Ocak^tan sonra belli olacak..
Irak ve Afganistanda işler gittikçe kötüye gitmekte ve İran atom
bombasına gün geçtikçe yaklaşmakta. Bush’un ve Amerika’nın dünyadaki,
özellikle İslam dünyasındaki, düşük itibarı, bu haberlere iyi gözle
bakmamızın belki de en büyük nedenidir. Halbuki Afganistan’da Taleban
ülkeyi yönetiyorken millete, özellikle kadınlara, kan kusturmuş ve
ülkeyi bir cehenneme çevirmiştr. Taleban’ın başarıları, hernekadar
Amerika’ya bir tokat vuruyor gibi algılansa da, sevinecek haber
değildir. Öbür yandan, Amerika’nın Irak’ı işgalinin ordaki
karışıklığın en büyük nedeni olduğuna inanıyorum, fakat Irak’lıların
Irak’lıları öldürmelerini, Bush’un yaptıklarının saçmalığını
ispatlasada, olumlu gelişme olarak göremiyorum. Iran’a gelince:
Ahmedinejad’ın Amerika ve Avrupa’ya rest çekmesi hoş gelse de, yarın
nükleer güce sahip komşumuzun bize de rest çekmeyeceğini nereden
biliyoruz?
Kışın Türkiye’yi ziyaretim sırasında Danimarka’da çizilen karikatürler
protesto ediliyordu, sonra Papa’nın dedikleri, sonra İsrail’in Lübnan
saldırıları. Bundan altı-yedi yıl önce Amerika’nın Cincinnati kentinde
bir sanat sergisi düzenlenmişti. Sergideki bir “eser” sanatkarın
idrarıyla dolu bir kavanozdaki haçtı. Hiristiyan dünyasının en kutsal
sembolünün idrar içinde sergilenmesi protesto edilmiş ve o eser
sergiden çıkartılmıştı. Fakat o eseri yaratan artist, hiç bir zaman
ölümle tehdit edilmemiş, hatta basın toplantısı yaparak kendini
savunmaya bile kalkmıştı. Bu protestoyla İslam dünyasındaki
protestoları kıyaslayan bir Amerikalı arkadaş bana bir soru da
sormuştu: “Sudan’ın Darfur bölgesindeki soykırıma rağmen, hiçbir İslam
ülkesinde bununla ilgili bir protesto olmamasının nedenlerini
söyleyebilir misin? Acaba Darfur’da Müslüman Müslüman’a vurduğu için
mi kimse birşey demiyor?” Arkadaşa yanıt veremediğim gibi, son Türkiye
ziyaretimde (Ekim) Darfurla ilgili bilgisizlik ve ilgisizliğin beni de
hayal kırıklığına uğrattığını iletmeliyim.
Geçenlerde bilim adamları bir kötü haber daha verdi. Küresel ısınma,
kuzey iklimlerde toprağın altında saklı olan metan gazının atmosfere
yayılmasına neden oluyormuş. Küresel ısınmaya karbon dioksitten çok
daha büyük katkısı olan metan gazının atmosfere yayılması, küresel
ısınmayı çok hızlandıracakmış. Bundan birkaç gün önce Amerikanın eski
başkanlarından Bill Clinton’un kurduğu vakıf, küresel ısınmayla
savaşmak amacıyla 7,5 milyar dolar para topladı. Bu arada bundan
birkaç ay önce meşhur fizikçi Steven Hawking, eğer dikkat etmezsek
dünyamızın Venüs gibi olabileceğini ve yüzeyde hararetin 300 derece
santigrata kadar çıkabileceğini söylemişt. Steven Hawkings’in uyarısı,
işlerin o kadar da iyiye gitmediğini bana kanıtladı. Küresel ısınmanın
da hepimizi ilgilendiren bir şey olduğuna inanıyor ve Clinton vakfı ve
diğer çalışmaların bu promlemi başarıyla çözeceklerini umuyorum.
Yine bilim adamlarından gelen bir haber daha ilgimi çekti. Neandertal
denen ve insana çok benzeyen bir varlığın uzun zaman öncesi Avrupa’da
yaşadığı biliniyordu. Beyin hacimlerinin modern insanlardan daha büyük
olması bazı Avrupalı şövanistler tarafından Avrupalıların daha üstün
yaratıklar oluşlarının nedeni olarak öne sürülmüştü. Onlara göre,
Neandertal’larla Afrika’dan gelen “modern” insanın bileşimi
“Avrupalıları” yaratmıştı. Yaklaşık on yıl önce bunun doğru olmadığını
ve modern insanla Neandertal’ların (DNA testlerin sonucu) hiç bir
zaman çiftleşmediğini okumam beni çok sevindirmişti. Bilim adamlarının
yeni raporu Neandertal’ların 28,000 öncesine kadar (eskiden en fazla
30,000 yıl önce deniyordu) Avrupa’da olduğu, bir mağarada bulunan
kemiklerle tespit edildiğiyle ilgiliydi. Bu mağarada yaşayanlar da,
diğerleri gibi “modern” insanlar tarafından yok edilmişti. Bilim
adamlarına göre Afrika’dan çıkan atalarımız Avrupa’daki Neandertalleri
de, Asya’daki Yetiler (uzun boylu beyaz kıllarla kaplı insana çok
benzeyen yaratık) gibi yok etmişlerdi. Kendimize benzemeyen
yaratıkları yok etme acaba genlerimize işlenen bir özellik midr?
İlgimi çeken birçok haber daha var ve eminimki hepimizin ilgi
listeleri değişiktir. Önemli olan hepimizin aynı haberlerle
ilgilenmemiz değildir. Önemli olan bizi ve geleceğimizi etkileyen
olayları önyargısız izlemek, onlar hakkında elimizden geldiği kadar
“haber” toplamaktır. Sizleri ilgilendirenler nelerdir?
Yorum eklemek istiyorsanız, lütfen
buraya tıklayınız....
Hicri Köroğlu
|